3 Ağustos 2015 Pazartesi

Kendisi gibi oyuncu olan bir babanın çocuğu olarak 26 Aralık 1941’de dünyaya geldi. Babası birçok Yeşilçam filmlerinde görmeye alışık olduğunuz Ali Şen’dir. Bir süre Doğu’da ilkokullarda öğretmenlik yaptı. Birçok filminde doğu kesimindeki insanları bu kadar başarıyla canlandırabilmesinin sebebi bu olsa gerek. Başlarda tiyatroda çalışmak istiyordu. İstanbul Şehir Tiyatroları’nda oyunculuk kariyerine başladı. Sonraları tiyatrodan para kazanamayacağını anlamaya başlayınca filmlerde figüranlık yaptı. Dublaj işinde de çalıştı. Çok eski filmlerde sesini duyarsanız şaşırmayın.



 5 yıl boyunca küçük rollerde yer alan Şener Şen, Ertem Eğilmez’in Hababam Sınıfı filminde ‘’Badi Ekrem’’ rolünde yer alarak sinema dünyasında dönüm noktasına geldi.  Takla atarken belini inciten, tahta kırmaya çalışırken ayağını kıran ve sürekli kimse benden hızlı çakmak çekemez diyen çapkın bir beden hocasını canlandırır.
Badi Ekrem: Hayır hayvan herifler! Hangi spor bu?
Bir kız öğrenci: Hocam ben söyleyebilir miyim?       
Badi Ekrem: E buyrun?
Bir kız öğrenci: Kung-fu.
Badi Ekrem: Bravo, tebrik ederim. Ayrıca diğer kız arkadaşları da tebrik ederim.




Tosun Paşa filminde ailenin en büyük oğlu olan Lütfü’yü canlandırır. Süt Kardeşler filminde de  yine büyük abi olan Hüsamettin’i oynar.  Çöpçüler Kralı’nın  Zabıta Şakir’i, Neşeli Günler’in Ziya’sı, Gülen Gözler’in Vecihi’si, Kibar Feyzo’nun Maho Ağa’sı, Davaro’nun Sülo’su, Çiçek Abbas’ın Şakir’i, Şekerpare’nin Ziver’i olur. Çoğunda Kemal Sunal ve İlyas Salman ile başrolleri paylaştı. Fakat bence İlyas Salman ile çok farklı bir uyumları vardır. Çiçek Abbas filminde Abbas (İlyas Salman), Şakir'in(Şener Şen) yanında muavindir. İki büyük hayali vardır. Biri minibüs şoförü olabilmek diğeri ise sevdiği kadınla evlenebilmektir. Sevdiği kadınsa Şakir’in eski nişanlısıdır. Şakir’den gizli tefeciden borç alarak bir minibüs alır. İşte bu anda tadına doyamadığımız bir rekabet başlar. Öyle bir rekabettir ki herkese çay varken Şakir’e çay yoktur.  Dillere destan bir atışmaları vardır.



Karakterleri o kadar doğal işliyordu ki filmi izlerken gerçekten böyle biri olduğunu düşünüyordunuz. Hepsinde ayrı bir insana bürünüyordu. Bunun en büyük kanıtı bazı repliklerinin bu zamanda bile kullanılıyor olmasıdır. Süt Kardeşler filminde ‘’Seni hiç sevmiyorum. Babanı da sevmezdim zaten,’’ repliğini kullanarak atasözlerini aratmayan bir şey ortaya çıkarmıştır.

Gülen Gözler’de Fikret’e olan aşkından uçakla evlerini yıkabilecek kadar saf ve romantik bir aşığı oynamıştır. Fakat babası (Münir Özkul) kızı ona bir türlü vermez. Asla yılmaz ve Fikret ile evlenebilmek için her yolu dener. Canlandırdığı Vecihi karakteri günümüzde bir ikon haline gelmiştir.



''Seviyorum, veriyor musun? Ağlıyorum, veriyor musun? İstiyorum, veriyor musun? Cevap ver, veriyor musun? Peki öyle olsun!''
Repliği de hala içimizde yer etmektedir.

Artık halk bile başrolde olması gerektiğini düşünür. Şalvar Davası ve Namuslu  ile ilk başrol oyunculuğunu yapar. Şalvar Davası’nda Müjde Ar ile başrolü paylaşır. Namuslu filmi onun sinema kariyeri için çok risklidir. Ertem Eğilmez film tutmaz ise sinema kariyerinin bitebileceği söyler. Fakat Şener Şen yine de filmde yer alır. Filmde rüşveti dahi kabul etmeyen Ali Rıza adlı bir memuru canlandırır. Fakat daha sonraları işler çok değişir ve insanlar çalınan bir paranın onda olduğunu zannedip ortak olmaya çalışırlar. Namuslu namussuz olarak hafızamıza filmi kazımıştır. Film, o yıl en çok sevilen filmler arasına girer.

Çıplak Vatandaş’ta maddi sıkıntıları yüzünden neredeyse delirir.  Yolun ortasında çıplak bir şekilde koşmaya başlar ve Çıplak Vatandaş olarak tanınır. Bu sayede de para kazanmaya başlar. Bu filmde işlenilen konunun günümüzde önemli bir konumda olduğunu düşünüyorum.
Bunların yanı sıra para kazanabilmek için diğer ünlülerin yapmadığı şeyi yaparak reklam filmlerinde oynamaya başlar. Bazı insanlar bunun ona yakışmadığını, sadece sinemada yer alması gerektiğini söyler.  Artema, Pamukbank, Telefunken reklamlarında oynar.


Milyarder filminde milli piyangodan büyük ikramiye kazanan bir tren istasyon amirini canlandırır. Bu film 1980’lerde milli piyangodan ikramiye kazanan kişilerin kendilerini gizlemelerinden ilham alınarak yapılmıştır.

Muhsin Bey filmi ise farklı bir yere sahiptir. Rakısını içerken, pikaptan Safiye Ayla’yı ya da Müzeyyen Senar’ı dinleyerek çiçekleriyle konuşan naif bir adamı canlandırmıştır. Muhsin isimli bir yapımcıyı canlandırmaktadır. Şarkıcı olan komşusu Sevda’ya ilgi duymaktadır. Ali Nazik isimli bir genç ondan kendisine bir kaset yapmasını ister. Başta bunu kabul etmez. Sonraları ise bunu gerçekleştirebilmek için hapse bile girer. Hapisten çıktıktan sonra Ali Nazik’in kaseti çıkmıştır fakat artık eskisi gibi biri değildir. Üstelik Sevda ile ilişkisi vardır. Sevda’yı Sermin Hürmeriç oynamıştır. İkisi birbirine aşık olur. Şener Şen ile Sermin Hürmeriç bu filmden sonra evlenir. Bu evliliklerinden Bengü Şen dünyaya gelir. Çocuklar Duymasın dizisinden tanıdığınız bir isim.


                        


 1988’de Ertem Eğilmez’in son filmi Arabesk’te Müjde Ar ile birlikte rol alır. Ertem Eğilmez bu filmi hasta yatağından yönetmiştir. Film bittikten 3 ay sonra ölür. Amerikalı filminde ise Amerika’da zengin olan bir Türk iş adamını canlandırır. Bu filmden sonra izleyicilerden olumsuz tepkiler almıştır. 
Eşkıya filmi ise ülkemizde sinemanın en durağan zamanında Türk Sineması’nın yeniden doğuşuna yardım etmiştir. Filmi Yavuz Turgul yönetmiştir. 7.785.793,22  gibi bir gişe elde ederek sinemamızda kalıcı bir yere sahip olmuştur. Filmde 35 yıl hapiste kalan Baran isimli bir eşkıyayı canlandırmıştır. Üstelik onun hapse girmesine neden olan kişi ise Berfo isimli (Kamuran Usluer) en yakın arkadaşıdır. Berfo, Baran hapse girdikten sonra Baran’ın altınlarıyla sevdiği kadın olan Keje’yi (Şermin Hürmeriç) ailesinden ister. Üstelik Baran’ın o altınları biriktirme sebebi ise Keje’nin başlık parasıdır. Hapisten çıktığında memleketi Şırnak’a geri döner. Orada neredeyse kimse kalmamıştır. Keje ile Baran’ın İstanbul’a gittiğini öğrenir ve o da onları bulabilmek için İstanbul’a gider. İstanbul’da Cumali (Uğur Yücel) isimli bir gençle tanışır. Onun da yardımıyla bir otele yerleşir ve hikaye başlar. Berfo’nun çok ünlü ve zengin bir iş adamı olduğunu öğrenir. Onu görmeye gider. Bu süre zarfında başına birçok kötü şey gelir. Ne polisle karşılaşmadığı kalmıştır ne de mafya ile. Ondan Keje’nin yıllardır konuşmadığını öğrenir ve Keje ile yıllar sonra karşı karşıya gelirler.
”Beni hapiste vurdular ölmedim. Hastalandım bir ciğerimi orda bıraktım gene ölmedim, çok dövdüler beni kan kustum ama ölmedim. Yaşadım, seni bir kez daha görebilmek için yaşadım. Şimdi bana dediler ki; kimse sesini duyamıyormuş. Susmuşsun. Benimle de konuşmayacak mısın Keje? Sesini duyamayacak mıyım?’’


 Keje yıllar sonra onu karşısında görünce dayanamaz ve konuşur. Keje’ye onu en kısa sürede gelip alacağını söyler. Bu sıralarda Cumali’nin başı hem polis ile hem mafya ile belaya girer. Mafyadan kurtulabilmesi için bir paraya ihtiyacı vardır. Parayı Baran, Berfo’dan ister. Berfo buna karşılık Keje’den vazgeçip vazgeçmeyeceğini sorar. Baran vazgeçeceğini söyler. Berfo ona istediği parayı çek olarak verir. Baran çeki mafyaya verir ve Cumali’yi kurtardığını zanneder. Oysa çek karşılıksız çıkar ve mafya Cumali’yi öldürür. Bunu öğrenen Baran önce mafyayı sonra ise Berfo’yu öldürür. Polisler artık peşindedir. Eşkıyayken dağlarda yaptığı şeyi şehirde, çatılarda yapmaya başlar ve saklanır. Fakat bir gün polisler onu bulur. Baran teslim olmaktansa çatıdan atlar ve aynı zamanda polisler tarafından onlarca kurşuna dizilir.


‘’Eşkıyalar ölünce kayan yıldız olur.
Eşkıyalar ölünce hâlâ yıldız olur.’’

Eşkıya filmi bittikten sonra Şermin Hürmeriç ile boşanırlar.

Yavuz Turgul’un yönettiği Gönül Yarası filminde de Meltem Cumbul ile birlikte rol alır. Filmi bir kere izlediyseniz ‘’Etek Sarı’’ türküsünü unutmayacağınızdan eminim. Kabadayı filminde ise nesli tükenmiş bir kabadayıyı canlandırır. Başrolde Kenan İmirzalıoğlu da vardır. Son filmi ise Av Mevsimi’dir. Bunda Avcı lakaplı bir polisi canlandırır ve bir cinayet davasını çözmeye çalışır. Başrollerde Cem Yılmaz ile Çetin Tekindor vardır.

Türkan Şoray ile İkinci Bahar adlı bir dizide rol almıştır. Onun haricinde televizyonda yer almayı pek tercih etmemiştir ki bence İkinci Bahar türk dizileri arasında en kaliteli yapımlardan biridir. 

0 yorum:

Yorum Gönder